Seyfettin Efendi Günleri
yazı dizimin ilk içeriği ile karşınızdayım. “
Seyfettin Efendi ve Olağanüstü Maceraları 1 - Yeditepe Canavarı” incelemesi bugünkü yazımın konusu. Seyfettin Efendi karakteri,
Devrim Kunter tarafından yazılan ve aynı zamanda çizilen bir zehir hafiye, aynı zamanda eski bir askerdir
Seyfettin Efendi’nin beni kendine çeken önemli özelliklerinden biri hikayelerin geçtiği dönem. Hikayelerin Birinci Dünya Savaşı sonlarında ve Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda geçmesi ve o yılların İstanbul’unu, Anadolu’sunu çizimlerinde ve yazılarında yansıtması çok güzel. Yeditepe Canavarı hikayesinin detaylarına geçmeden önce sanırım biraz “Seyfettin Efendi Kimdir?” bundan bahsetmem uygun olacak.
Seyfettin Efendi, az öncede söylediğim gibi bir hafiye hem de zehir bir hafiye. Okuyanlar onu çok isabetli ve akıl dolu çıkarımlar yaptığı ve fark edilmeyen detayları gördüğü ve yorumladığı için Sherlock Holmes, Hercule Poirot’a benzetse de aslında bence yanılıyorlar çünkü Seyfettin Efendi’nin arkasında dağ gibi esrardaşları yani ekibi var. Osman Paşa tarafından verilen bir gizli görevle İfşa-yi Sırr teşkilatının kurulması Seyfettin Efendi’ye verilir. Bilimin ve aklın sınırlarını zorlayan cinayet vakalarının peşine düşecek olan bu teşkilatta Seyfettin Efendi yalnız değil. Esrardaşları Doktor Aziz, Casus Esat, Mühendis Münevver, Pehlivan İsmail ile beraber vakadan vakaya koşacaklar. Olağanüstü Maceraların birinci cildi Yeditepe Canavarı, Seyfettin Efendi ve dostlarını kısaca tanıyıp fikir sahibi olduğumuz panellerle açılıyor.